İlgi Alanları
Koroner arter hastalığı kalbi besleyen koroner damarların ateroskleroz (damar sertliği) sonucu daralması, tıkanması ve buna bağlı olarak da kalp adalesinin hasar görmesi sonucu oluşan hastalıktır.
Kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümler gelişmiş ülkelerde tüm ölümlerin yarısını oluşturmaktadır. Kalp hastalarının da %75’i aterosklerotik (damar sertliği) koroner arter hastalıklarıdır. ABD’de her sene 600 bin kişi, yarısı ani olmak üzere koroner kalp hastalığından dolayı yaşamını yitirmektedir. Erkeklerde kadınlardan dört kat daha fazla görülmektedir. Menopoz sonrası kadınlarda risk artmaktadır. Koroner arter hastalığına erkeklerde 50-60 yaşlarında, kadınlarda ise 60-70 yaşlarında daha sık rastlanır.
Koroner Damarlar Nelerdir?
Kalp de tıpkı diğer organlarda olduğu gibi hücrelerden oluşur ve oksijenlenmesi / kanlanması gerekir. Her ne kadar kalbin her dört odacığı kanla dolu olsa da kalp beslenmesini kendi içindeki kanla değil; aort damarından ayrılan sağ ve sol kalp atardamarlarından (koroner arterler) beslenir.
Başlangıçta 2 ana dal halindedir:
Sağ koroner arter (right coronary artery veya kısaca RCA) ve sol ana koroner arter (LMA). Sol ana koroner arter ise kısa bir bölüm sonrasında 2 ye ayrılır:
1. Sol ön inen arter (left anterior descending veya kısaca LAD),
2. Sirkumfleks arter (circumflex artery veya kısaca Cx).
Dolayısıyla, kalbi 2’si solda, biri sağda olmak üzere 3 atardamar besler.
Sağ koroner arter kalbin arka yüzünü ve sağ ventrikülü kanlandırır. Kendisinden; akut marjin, sol ventrikül, sinüs düğümü arteri gibi dallar çıkarlar. Bazen posterior descending dalını da verir.
Cx arter ise atrium (kulakçık) ve ventriküllerin (karıncık) arasından dolanıp kalbin arkasına yönlenerek kalbin yan ve arkasını kanlandırırlar. Kendisinden çıkan yan dallara obtus marginal adı verilir. Bazen posterior descending dalını da verir.
LAD ise kalbin ön yüzünde yukarıdan aşağıya doğru uzanır. Kalbin ön yüzünü kanlandırır. Kendisinden çıkan dallar diagonal ve septal dallar olarak adlandırılır. Kalp kasının en büyük bölümünü sulayan damardır, dolayısıyla kalbin en önemli damarıdır. Bu damara bağlı miyokart infarktüslerinde kalp kası hasarı daha büyük olur.
Sağ koroner arter, sağ kulakçık ve karıncığı ve iki karıncık arası bölmenin arka kısmını besler.
Sirkumfleks arter, sol kulakçığı, sol karıncığın yan ve arka kısımlarını kanlandırır.
Sol ön inen arter ise sol karıncığın ön yüzünü ve iki karıncık arası bölmenin ön kısmını besler.
Bu damarlar tıkandığı zaman (miyokart infarktüsü veya kalp krizi) kanlandırdıkları kalp bölgelerinde harabiyet ve buna bağlı kasılma bozuklukları oluşur.
Kalbi besleyen bu damarların açık kalması son derece önemlidir. Ateroskleroz (damar sertliği) dediğimiz hastalıkta bu damarlarda plak dediğimiz yapılar oluşur ve bunlar zamanla ilerleyip kireçlenerek darlık ve tıkanıklıklara yol açıp kalp kasının beslenmesinin bozulmasına ve dolayısıyla ciddi problemlere neden olabilirler.
Koroner Arter Hastalığı Nedir?
Koroner arter hastalığı kalbi besleyen koroner damarların ateroskleroz (damar sertliği) sonucu daralması, tıkanması ve buna bağlı olarak da kalp adalesinin hasar görmesi sonucu oluşan hastalıktır.
Kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümler gelişmiş ülkelerde tüm ölümlerin yarısını oluşturmaktadır. Kalp hastalarının da %75’i aterosklerotik (damar sertliği) koroner arter hastalıklarıdır. ABD’de her sene 600 bin kişi, yarısı ani olmak üzere koroner kalp hastalığından dolayı yaşamını yitirmektedir. Erkeklerde kadınlardan dört kat daha fazla görülmektedir. Menopoz sonrası kadınlarda risk artmaktadır. Koroner arter hastalığına erkeklerde 50-60 yaşlarında, kadınlarda ise 60-70 yaşlarında daha sık rastlanır.
Kimlerin Koroner Arter Hastalığına Yakalanma Olasılıkları Daha Fazladır?
Değiştirilemeyen risk faktörleri
1. Erkek olmak: Erkeklerde hastalık kadınlara göre daha erken yaşlarda ve daha sık görülür. Ancak 70 yaş sonrasında bu oranlar eşitlenir.
2. İleri yaş: Yaş ilerledikçe özellikle 65 yaşından sonra koroner arter hastalığı riski de artar. Ancak risk faktörlerinin çokluğu hastalığı daha erken yaşlara çeker.
3. Aile öyküsü: Ailede koroner arter hastalığı öyküsü varsa ve özellikle de ailede 50 yaşından önce bu hastalığa yakalanmış kimseler varsa koroner arter hastalığı riski yükselir.
Değiştirilebilir risk faktörleri
1. Sigara kullanımı
2. Kolesterol ve trigliserid yüksekliği
3. Tansiyon yüksekliği
4. Kontrolsüz diyabet (şeker hastalığı)
5. Hareketsiz yaşantı (egzersiz yapmama)
6. Kilo fazlalığı (VKİ>25 kg/m2)
7. Stres
8. Sağlıksız beslenme
Ateroskleroz sonucu damar tıkanması
Ateroskleroz Dışında Koroner Arter Hastalığına Yol Açan Nedenler Nelerdir?
1. Uyku apnesi
2. Yüksek hassasiyetli C-reaktif proetin (hs-CRP)yüksekliği
3. Homosistein
4. Hamilelik döneminde preeklampsi yaşamış kadınlar
5. Aşırı alkol tüketimi
6. Otoimmün hastalıklardır.
Koroner Arter Hastalığında Şikayetler Nelerdir?
1. Ağrı, genellikle göğüs üzerinde basınç yanma şeklinde tarif edilir. Boyuna omuza çeneye sırta karnın üst bölgesine veya kollara yayılabilir. Ağrı genellikle eforla (özellikle soğuk havalarda merdiven ve yokuş çıkmakla) olur. Durup dinlenmekle bir iki dakika içinde geçer.
2. Çarpıntı
3. Egzersizle oluşan solunum zorluğu, ağrı veya dinlenme ile geçebilir.
4. Sempatik sistem uyarısı ile terleme
5. Bulantı
6. Azalmış egzersiz toleransı
Şeker hastası olanlar ve yaşlı hastalarda halsizlik solunum zorluğu bulantı gibi.atipik belirtiler daha sık görülür. Ayrıca şeker hastalığında sinir uçları ağrıyı yeterince iletmediği için şeker hastaları ağrı hissetmeyebilirler. Buna “sessiz iskemi” denir.
Koroner Arter Hastalığında Tanı
Genellikle stres veya egzersizle ortaya çıkan, nitratlar veya istirahatle düzelen göğüs ağrısı, ağrı veya stres testi esnasında EKG veya sintigrafide iskemi bulgularının saptanması, koroner anjiografide koroner arterlerde önemli daralma veya tıkanıklıkların görülmesi ile teşhis konulur.
Elektrokardiogram (EKG), kalbinizin elektriksel aktivitesini istirahat anında kaydeder. Egzersiz anında yapılmasına stres test denir. Her iki test kalbinizin oksijen azalmasında doğru çalışıp çalışmadığını gösterir.
Egzersiz talyum test, nükleer stres test olarak da bilinir. Test için radyoaktif bir madde olan talyum kana verilir ve kalp tarafından tutulması gözlenir. Zarar gören yada ölen kalp kası veya daralan bir damar nedeni ile maddeyi yeterince tutamaz.
Ekokardiyografi, ses dalgaları ile kalbin çalışması ve kan akımı izlenir. Koroner anjiyografide hasta bir ilaçla sakinleştirildikten sonra bir boya kan akımınıza enjekte edilir bu sırada doktor röntgen ile canlı olarak kalbinizin arterlerini kapakçıklarını ve kan akımını izler. Tıkanma olup olmadığını ve derecesini saptar. Bu yöntem genellikle ne tür bir tedavi uygulanması gerektiğinin saptaması için kullanılmaktadır.
Pozitron emisyon tomografi (PET) vücutta belli elementlerin enerjisi saptanarak kalp kasının canlı olduğu ve çalıştığını aynı zamanda gelen kanın yeterli olup olmadığını kontrol edilebilir.
Koroner anjiyografi: Bir kamera ile koroner damarlarınızın incelendiği hareketli röntgen film çekimidir. İşlem kateter laboratuvarında uygulanır. Doktorunuz kolunuzdaki veya bacağınızda büyük atar damarların birine ince küçük bükülebilir bir katateri yerleştirerek koroner arterlerin çıktığı aort damarına kadar ilerletir. Kateterden koronerlere boyalı bir madde verilir. Bu arada çekilen filmde koroner damarlarınızda hangi bölgelerinde ne kadar darlık olduğu tespit edilebilir.
Koroner Arter Hastalığında Tedavi Yöntemleri
1. Önleme-önlem almak
Sigarayı bırakmak
Tansiyon, kolesterol ve şeker hastalıklarını tedavi etmek
Düzenli egzersiz, özellikle yürüyüş yapmak
Düşük yağlı, düşük tuzlu ve meyve, sebze, tahıl ağırlıklı beslenmek
Kiloyu vücut kitle indeksi 23-25 kg/m2 arasında olacak şekilde dengelemek
Stresi azaltmak
2. Girişimsel işlemler
Balon veya stent: Aynen koroner anjiyo gibi kol veya kasık damarından kateter aracılığıyla girilip damarlardaki darlıklara balon veya stent yapılarak damarların açılması sağlanır. Tek başına balon artık günümüzde çok nadir kullanılmaktadır. Damarın, damardaki darlığın ve diğer risk faktörlerinize bağlı olarak doktorunuz ilaçsız veya ilaçlı stent kullanabilir. Günümüzde stentlerdeki en ciddi sorun yeniden tıkanma ihtimalleridir. Bunun için stent yapılan hastalarda ömür boyu kan sulandırıcı (pıhtı engelleyici) ilaçlar kullanmak gerekir. Bypass ile kıyaslandığında yeniden anjiyo veya yeniden girişim olasılığı stentlerden sonra çok daha fazladır.
Koroner arterdeki darlığın stent ile açılması
Kimlerde Stent Uygulanır?
1. İlaç tedavisi ve aldığınız önlemlere rağmen şikayetleriniz devam ediyorsa
2. Göğüs ağrısı yakınmanız giderek artıyorsa
3. Kalp krizi geçirip acil hastaneye gelmişseniz stent sizin için uygun bir tedavi seçeneği olabilir.
Kimlerde Koroner Bypass Ameliyatı Gerekir?
1. Sol ana koroner damarınızda tıkanıklık varsa
2. Kalbin kasılma kuvveti (EF) azalmışsa
3. Yaygın damar hastalığı varsa
4. Şeker hastalığı varsa
5. Kalp damarları inceyse koroner bypass ameliyatı sizin için uygun bir tedavi seçeneği olabilir.
Stent mi, Koroner Bypass mı?
Stent kalp krizi geçirmekte olan bir hastada veya kalbinde tek damarda tıkanıklık yaşanan hastalarda tercih edilebilecek bir yöntemdir.
Bypass ise; özellikle çoklu damar tıkanıklıklarında tercih edilen tedavi yöntemidir.
Koroner Arter Bypass Cerrahisi
Bypass ameliyatı göğüsten, koldan alınan atardamar veya bacaklardan alınan toplardamarların kalbin tıkanmış olan koroner damarına takılması işlemidir. Bu girişim sonrasında tıkalı damardan geçemeyen kan akışı yeni takılan damarlardan geçerek kalbi besler.
Bu operasyon çoğunlukla bir açık kalp ameliyatı gerektirir; yani insan kalbi ve akciğerleri tamamen durdurularak kalbin üzerinde daha rahat çalışma olanağı sağlanır ve bu esnada beyin ve diğer organların kan ve oksijen ihtiyacı vücut dışında bulunan bir yapay ‘kalp-akciğer’ makinesi sayesinde karşılanır. Alternatif olarak kalp durdurulmadan çalışan kalpte de bu işlem yapılabilir. Ancak bir çok klinik araştırma çalışan kalpte yapılan ameliyatların uzun dönem sonuçlarının duran kalpte yapılan ameliyatlara kıyasla daha iyi olmadığını göstermiştir. By-pass ameliyatında kullanılan damarlar, bacak toplardamarı (safen ven), göğüs ön duvarını besleyen atardamar (internal mamarian arter, IMA) veya kol atardamarı (radyal arter) olabilir. Bunların seçimi hastadan hastaya değişkenlik gösterir. Genelde atardamarların (IMA ve radyal arter) uzun dönemde açık kalma şansı toplardamarlara (safen ven) oranla daha yüksektir. En çok kullandığımız damar göğüs damarıdır. Bu damar sağ ve sol olmak üzere iki tanedir. İkisi de bypass amaçlı kullanılabilir. Ancak şeker hastaları, KOAH hastaları ve aşırı kilolu hastalarda bazen tek taraflı kullanmak gerekebilir.
Minimal İnvaziv Koroner Arter Bypass Ameliyatı
Daha az invaziv bir cerrahi tekniktir. Kesi yeri daha küçüktür, göğüs ön duvar kemiği (iman tahtası) kesilmez ve işlem kalp çalışırken yapılabilir. Bu komplikasyon risklerini de azaltır. İşlem hastanın kendine gelme süresini ve masrafları da azaltacaktır. Bu operasyon yalnızca bu ufak kesi ile bypassın yapılabileceği genellikle kalbin ön inen dalındaki (LAD) darlıklarda , risk ve komplikasyonları düşük hastalarda uygulanabilir.
Robot Destekli Koroner Bypass Ameliyatı
Robot destekli koroner bypass ameliyat MIDCAB (damarı elle dikmek) veya TECAB (damarı tamamen robotla dikmek) olmak üzere iki türlü yapılır. Her hasta için uygun değildir. Kalbin ön yüzündeki LAD diye adlandırılan kraliçe damara bypass yapmak için kullanılır.
Merkezimizde ayrıca bacaktan ve koldan damar çıkartmak için endoskopik damar çıkartma (EVH) yöntemi kullanılmaktadır. Türkiye’de ilk ve en büyük seri merkezimize ait olup bugüne kadarki toplam sayı 400’ü geçmiştir.
Koroner Bypass Ameliyatı Ne kadar Sürer?
Koroner bypass ameliyatları yapılan bypass sayısına göre değişmekle beraber ortalama 2 ila 4 saat arasında süren ameliyatlardır.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Yoğun Bakım
İlk 24 saat kanama ve ritim bozukluklarının en sık görüldüğü dönem olduğu için bypass ameliyatlarından sonra hastalar yaklaşık 24 saat yoğun bakımda takip edilmelidir.
Ameliyattan sonra hastalarımız bir gün yoğun bakımda kalır ertesi gün servise çıkarlar servise çıktığı gün kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılayabilir. Yemeğini yer yüzünü yıkar dişini fırçalayabilir ve aynı gün ayağa kalkıp oda içinde veya serviste yürür.
Ameliyatın üçüncü günü genellikle hastalarımız merdiven çıkar ve banyolarını yapar. Herhangi bir sorun yoksa hastalarımız 4. 5. günde taburcu olur. Taburculuk sürecinden sonara evde gerekli takipleri yapıp olumsuz bir durum varlığında mutlaka bizi uyarmaları gerekir.
Koroner Bypass Ameliyatının Riskleri Nelerdir?
Dünyada tüm ameliyatlar içerisinde en çok yapılan ameliyatlardan biridir. İyi merkezlerde yaklaşık %1 risk ile yapılır. Ölüm riski dışında en sık karşılaşılan komplikasyon felçtir ve %1-2 oranında görülür..
Ülkemizde sadece bypass değil tüm kalp ameliyatlarının sonuçlarını kamu ile paylaşan tek hastane Acıbadem hastanesidir ve Bypass ameliyatındaki başarı oranı %99’un üzerindedir. Felç oranımız ise %1’in altındadır.
Bypass ameliyatları esnasında ve sonrasında genellikle yüksek miktarda kan ve kan ürünü kullanılmakta olup Acıbadem hastanesinde bypass ameliyatı olan hastaların yaklaşık %90’ında kan kullanılmamaktadır. 20 yılı aşkın bir süredir kan kullanmanın olumsuz etkileri konusunda yayınlanmış bir çok çalışmamız vardır ve artık güncel tedavi kılavuzlarında da kan kullanmanın kesin zararları gösterilmiş ve kan kullanılması kısıtlanmıştır.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası
Bypass ameliyatından sonraki hedef hastanın bir an önce günlük yaşama geri dönmesidir. Bu amaçla tüm dünyada hızlandırılmış iyileşme “Fast Track Recovery” protokolünün öncü kurumlarından bir tanesi Acıbadem hastanesidir. Bu sayede hastalarımız yoğun bakımda bir günden az kalmakta, 3.gün merdiven çıkarttırılmakta; 4 – 5 gün içerisinde taburcu edilmektedir.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Oluşabilecek Komplikasyonlar
Bypass Ameliyatı sonrasında kanama, yeniden ameliyat, felç, enfeksiyon ve ritim bozukluğu gibi komplikasyonların yanı sıra uykusuzluk, iştahsızlık gibi sorunlar da gözlenmektedir.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Evde Bakım
Bypass Ameliyatı sonrası hastalar evde özel bir bakım ihtiyacı hissetmezler. İlk 1 ay hastaların tansiyon, nabız, kilo ve ateş takiplerinin düzenli yapılması önerilir. Şeker hastalığı bulunanların günlük şeker seviyelerine bakmaları gerekmektedir. Evdeki ilk günlerinden itibaren; gittikçe artan tempoda yürüyüş yapmaları ve eskisine nazaran hareketli bir yaşam sürdürmeleri önerilmektedir.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Yaşam
Hastalarımızın bilmesi gereken şey, ameliyat sonrasında eskiye göre çok daha sağlıklı olduklarıdır. Damar sertliği yaygın bir hastalık olduğu için hastalarımız kendilerini damar sertliğine karşı korumalıdır; bunun için tansiyon, şeker, kolesterol, takibinin yanı sıra sigara içilmemesi ve haftada en az 5 gün birer saat düz yolda yürüyüş yapmaları önerilir.
Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Cinsel Yaşam
Bypass ameliyatı sonrasında hastalar kendilerini hazır hissettiklerinde cinsel yaşantılarına başlayabilir. Ancak özellikle ilk 2 ay içerisinde önerilen kendileri için pasif pozisyonları tercih etmeleridir.
Bypass ameliyatı olan hastaların hekimlerine danışarak erektil disfonksiyon ilaçları kullanmasında da sakınca bulunmamaktadır.
Sayın Hocam Merhabalar,
68 yaşında annemin Bt anjiyo sonucu hakkında yorumlarınızı rica ederim:
KORONER ARTER BT ANJİOGRAFİ VE 3 BOYUTLU GÖRÜNTÜLEME
Çekim Protokolü: İnceleme 2×512 Siemens Somatom Force multidedektör BT cihazı kullanılarak gerçekleştirilmiştir. (çekimde Opaxol (350/100 mg) 100 ml lV kontrast madde kullanılmıştır).
SAĞ KORONER ARTER (RCA): Sağ koroner arter dolaşımı dominanttır. Sağ koroner arter proksimalinde lümende ortalama % 40 darlık oluşturan kalsifik plak izlenmektedir.
SOL ANA KORONER ARTER (LMCA) – SOL ÖN İNEN ARTER (LAD): Sol ana koroner arter posteriora angulasyon gösterdikten sonra LAD ve sirkumfleks arter dallarına ayrılmaktadır. LAD iyi gelişmiş D1 dalını verdikten sonra ince seyirli olarak devamlılık göstermektedir. LAD’nin hemen D1 orifisinden önce ve sonra, sırası ile 2×1.5 mm ve 2×1 mm boyutlarında kalsifik plaklar gözlenmiştir. Bu plaklar D1 orifisinde ortalama % 50-70, LAD de ise % 50 darlık oluşturmaktadır.
SİRKUMFLEKS ARTER (LCX): Sirkumfleks arter ve OM dalında plak ya da stenoz saptanmadı.
SOL VENTRİKÜL: Sol ventrikül posterolateral ve interventiküler septum kalınlıkları normaldir.
DİĞER
Çıkan torasik aorta çapı 34 mm ölçülmüştür.
Aort kapakta kalsifikasyonlar mevcuttur.
İnceleme alanına giren akciğer parankim sahalarında aktif patoloji saptanmadı. Sekel değişiklikler mevcuttur.
Dorsal vertebralarda dejeneratif değişiklikler gözlendi.
Merhaba, bir kardiyoloğa görünün, ekokardiyografi de yapılsın. Geçmiş olsun.
Efor ve eko testi yapılmıştı. Kapakçılarda vs. bir sorun olmadığı değerlendirildi. Ancak grafiklerde ufak tefek problemler görüldüğünden BT anjiyo önerilmişti. Onun sonucu olarak da bu şekilde bir rapor çıktı. Gerçek anjiyo olmasını önerir misiniz?
Şikayetiniz yoksa gerek yok. Ancak kardiyoloji kontrollerini ihmal etmeyin.
Çok teşekkürler hocam kolaylıklar diliyorum.
%20 plak lad distal ince
Sonuç anlamlı darlık yapmayan koroner arter hastalığı
Bu nasıl tedavi olur, riski varımdır
Şu anda medikal takip yada tedavim yoktur
Bir kardiyoloğa görünün lütfen.
Değerli Hocam, özellikle öne çıkan noktaları aktarıyorum. 2019 Şubat MI geçirdim, iki stent uygulaması yapıldı, o tarihten bu yana ilk BT anjiyo uygulamasıdır. Saygılarımla istişarelerinize sunarım.
– Sol kalp kapak lojunda özellikle aort kapağında dejeneratif değişiklikler ve kalsifikasyon dikkat çekmiştir.
– Sinüs valsalva seviyesinde aort kökü genişliği 37 mm ölçülmüştür.
– LAD’ nin proksimal parçasında diskret şekilde iki-üç adet milimetrik fibrokalsifik dansitede duvar plağı görülmektedir. Ancak eksentrik konumları ile anlamlı dolum engeli oluşturmamakta olup, orta ve apikale doğru devam eden distal segment opasifikasyonu ve septal ile diagonal dallarının genel dolumu normal olarak yorumlanmıştır.
– Gelişmiş yapılı ilk diagonal dalının proksimal gövde parçasının yine eksentrik kalsifik dansitede duvar plağı görülmektedir. Ancak yine anlamlı darlık oluşturmamıştır.
– Sol sirkumfleks arterin distal gövde parçasına uygulanmış patent stent mevcuttur. Stent öncesi ve stent distalinde distal OM dallara devam eden dolum normal olarak yorumlanmıştır. Gelişmiş yapılı ilk OM dalının proksimal gövde parçasında yine eksentrik kalsifik dansitede duvar plağı izlenmiş, ancak anlamlı darlık lehine dolum değişimi oluşturmamıştır. İnce çapta bir adet intermedier dal varlığı dikkat çekmiştir.
– Sağ koroner arterin proksimal segmentinde yine bir-iki adet eksentrik fibrokalsifik dansitede aterosklerotik duvar plağı görülmektedir. Anlamlı darlık oluşturmamıştır.
– Orta segmentinde bir adet patent lümene sahip stent bulunmaktadır. Stent meşinden dolan marjinal dal ve stent distalinde devam eden inferior yüzey dalların dolumu, RVA ve PDA opasifikasyonları normal olarak değerlendirilmiştir. Perikardial mesafede koleksiyon izlenmemiştir.
SONUÇ *RCA ve sol sirkumfleks gövdelerine uygulanmış olan duvar stentleri patenttir. Rezidüel darlık saptanmamıştır. Diğer koroner segmentlerinde de anlamlı dolum engeli oluşturan lezyon seçilmemiştir.
Merhaba, ciddi bir şey görünmüyor.
İyi günler hocam
Lad lad plaklı
RCA normal
Cx%50 plaklı
Bir sorun olurmu hocam şuan bir sıkıntım yok çok şükür
5 ay önce anjio olmuştum yan daldan
Alkol sigara içiyorum
Ciddi bir şey yok. Sigarayı bırakın.
Teşekkür ederim hocam
Hocam selam Bt anjio raporum yorumlarsanız çok memnun olurum yaş 38 kolostrol insülin tansıyın seviyeleri normal.
Lad proksimalinde kalsifik plağa bağlı %30-40 değişken darlık bölgesi izlendi bu alan dışında kas seyır ve dallanmaları normaldir.
Kroner arterin kalsiyum yükü lad 60.4 hesaplanmıştır durumda ciddiyet varmıdır ne yapmam gerekiyor tşk ederim
Merhaba. Ciddi bir şey yok, ancak kardiyoloji kontrolünde kalmanızı öneririm. Geçmiş olsun.
SAG RADIAL ARTERE 6F SHEAT LOKAL ANESTEZI ILE YERLESTIRILDI. SHEAT UZERINDEN 2500 UNITE HEPARIN VE 200mcg NITROGLISERIN YAPILDI. 6F JL 3.5 VE JR 4.0 KATETER ILE SOL ANA VE SAG KORONER ARTER OSTIUMLARINA SELEKTIF OLARAK OTURULDU. CESITLI ANJIYOGRAFIK ACILARDAN GORUNTULER ALINDI. KOMPLIKASYON OLMADI.
AO:120/75
AORTOGRAFI:YAPILMADI
VENTRIKULOGRAFI:YAPILMADI
LMCA:NORMAL
LAD: PROX PLAKLI
D1 :PLAKLI
D2 :PLAKLI
CX:NORMAL
OM LERDE OZELLIK YOK
RCA:NORMAL PD,PL AYRIMI % 40/50 LEZYON
SONUC: KORONER ARTER HASTALIGI
Sonucu yorumlarmısınız çok rica ediyorum
Ciddi bir şey yok. Kardiyoloji kontrolünde kalmanızı öneririm. Geçmiş olsun.
Saygılar hocam, yaşım 62
LMCA-LAD proksimal %50-60
LAD D2sonrasımid-distal %90 uzun
Cxproksimal totalLADden doluyor
RCA mid %70-90 darlıkcrux bölgesi stent açık PDA osteal %70
CT koroner angiodaLMCA ciddi plak
Konseyden açık bypass kararı çıktı.
Stent takılmazmı veya kapalı ameliyat olamammı cevap yazarsanız çok sevinirim Şimdiden tesekkür ederim Saygılarımla
Merhaba, kapalı ameliyat olabilirsiniz. Stent uygun değil. Geçmiş olsun.
Sayın hocam iyi günler dilerim. BT Anjiyo sonucumu yorumlarmısınız acaba.
49 yaşında erkek.
Bulgular
KORONER BT ANJİOGRAFİ VE KALSİYUM SKORLAMA KALP BT
Tetkik İVKM öncesi ve sonrası koroner arterlere yönelik EKG eşliğinde elde edilmiştir.
Bulgular
Total kalsiyum skoru 280 olarak hesaplanmıştır.
Aorta ve pulmoner arter çapları normaldir.
Kalp kontur ve büyüklüğü normaldir.
Sağ dominansi izlendi.
Teknik nedenlerle ve hareket artefaktları nedeniyle koroner arterlerde darlık değerlendirmesi suboptimaldir. Görülebildiği kadarıyla;
RCA açıktır. Proksimal ve orta kesiminde %25’ten az darlığa neden olan multiple kalsifik plaklar vardır. PDA ve PLB trasesinde ince damar kalibresi nedeniyle darlık derecesi net değerlendirilemeyen multiple kalsifik plaklar mevcuttur.
LMCA açıktır. Seyir ve kalibresi normaldir.
LAD’nin iyi gelişmiş D1, D2 ve ince kalibrede D3, D4 dalları vardır. LAD’nin proksimal kesiminde yaklaşık 3,5 cm’lik segmentinde birbirine komşu birkaç adet difüz kalsifik plak izlenmiş olup artefaktlar nedeniyle net değerlendirilememekle beraber %50’den az darlığa neden olduğu düşünülmüştür. Klinik şüphe mevcutsa diğer tetkiklerle korelasyon önerilir. Ayrıca D1 dalı proksimal kesiminde %50’den az darlığa neden olduğu düşünülen kalsifik plak vardır. LAD, D3 dalı sonrası 12 mm’lik segmentinde derin intramiyokardiyal seyir göstermektedir (miyokardiyal köprüleşme).
LCX çok ince kalibrede ve hipoplaziktir. İnce kalibrede OM dalı ile sonlanmaktadır. Proksimal kesiminde birkaç adet ince damar kalibresi nedeniyle darlık derecesi net değerlendirilemeyen difüz kalsifik plak izlendi. Hipoplazik LCx’de anlamlı darlık ekarte edilememiştir.
Sonuç ve Öneriler
CAD-RADS N/P2, LAD’de miyokardial köprüleşme
Merhaba, çok ciddi bir şey yok. Ancak düzenli olarak senede bir kardiyoloji kontrolüne gidin. Geçmiş olsun.
Hocam merhaba;
BT anjiyo yaptırdım sonuç için yorumunuz nasıldır? Korkmalı mıyım? çok tedirginim.
Kardiyak BT ve Koroner BT Anjiyografi
Teknik (adaptif): Prospektif tetikleme ile EKG kullanilarak dusuk X isini dozuyla diastolik fazda goruntuler elde olunmus ve ayri bir is istasyonunda 2 ve 3 boyutlu rekonstrukte goruntuler olusturulmustur. Kesitlere dahil aorta ve akciger parankiminde 1 ve 3 mm kalinlikta goruntuler alinmistir.
Bulgular: Kalsiyum skorlama tetkikinde Total kalsiyum skoru 12 Agatston Unitesi bulunmustur. Bu deger, kendi yas grubu icinde azdan coga koroner arter hastaligi risk siralamasi yapildiginda %50-60 diliminde olanlar ile es duzeydedir.
Sag koroner sistem dominanttir.
Sag koroner arter patenttir. Posterior desendan arter, posterolateral arter patenttir.
RCA proksimal 1/3 kesimde %25 ten az darliga yol acan punktat kalsifik ve bunun distalinde yumusak plak izlenmistir.
Sol ana koroner arter normaldir. Sol anterior desendan arter ve diyagonal arterler patenttir.
LAD de 1. diyagonal cikisi sonrasi 1 cm uzunlugunda %25 civari darlik yapan kalsifikasyon ince kalsifikasyon iceren plak mevcuttur. 2. diyagonal sonrasinda LAD de kisa segment intramyokardiyal seyir mevcuttur.
1. diyagonal arterde orjin 1 cm distalinde %25 ten az darliga yol acan punktat kalsifik plak izlenmistir.
Sirkumfleks arter ve optuz marjinal arterler normaldir.
Perikard kalinligi, epikardiyal yag doku kalinligi normaldir.
Kalp bosluklari icerisinde kitle ya da trombus saptanmamistir.
Asendan aort ve ana pulmoner arter capi normaldir.
Pulmoner venler normal lokalizasyondadir.
Kesitlere dahil her iki akciger parankiminde kitle ya da infiltrasyon saptanmamistir.
Sonuc: CAD-RADS 1-2.
Merhaba, korkacak bir şey yok. Ama takip altında kalmanız gerekli. Düzenli olarak senede bir kardiyoloji kontrolüne gidin. Geçmiş olsun.
Merhaba Sayın Hocam,
37 yaşındayım, 4 senedir hipertansiyona bağlı ilaç kullanmaktayım. Yeni yaptırdığım ritim holterde şu şekilde açıklamalar bulunmakta:
-PR süresi ve QRS normaldir.
-Kalp hızı gündüz saatlerinde genellikle 70-105 atım/dk arasında, gece saatlerinde60-70 atım/dk arasındadır
-Maksimal kalp hızı 137 atım/dk(sinuzal taşikardi)
-Minimal kalp hızı 51 atım/dk(sinüzal bradikardi)
-Ortalama kalp hızı 76 atım/dk
-Seyrek izole Ventriküler ekstrasistol saptandı
-Ventriküler taşikardi izlenmedi
-Pause saptanmadı
Supraventriküler Olaylar kısmında ise şunlar yazılmış:
Pause:0
Tachycardia:2
Most Severe SVT: 85,0 sec(defined by length) with 137 bpm@10:18
Bradycardia: 4
Most Severe Brady: 34,7 sec(defined by length) with 7 bpm @06:19
SVES: 11
SV Couplet:0
SV Triplet: 5
PSVT:0
Irreg. Rhtym: 0
SV beats: 26(0%)
N-SV Beats: 98448(%100)
Değerli yorumlarınızı alabilirsem çok mutlu olurum. Teşekkür ederim
Saygılarımla
Merhaba, önemli bir şey yok. Geçmiş olsun.
İyi günler hocam
Bulgular
SAĞ FEMORAL ARTERDEN SELDİNGER YÖNTEMİ İLE 6F SHEAT İLE GİRİLDİ.ÇEKİLEN SAĞ-SOL KORONER ANJİYOGRAFİDE;
LMCA:NORMAL
LAD:LAD PROKSİMAL %20-30 DG PLAKLI
CX OSTEAL %40 GÖVDE PLAKLI,
HLA ((ÇAPI 2,0 ALTINDA)) PROKSİMALDEN OKLUDE.
RCA PROKSİMAL %20-30
AYNI SEANSTA HLA ‘A İŞLEME GEÇİLDİ. 0,014 FLOPPY GW İLE LEZYON GEÇİLDİ. 2,0*20 MM BL İLE DÜŞÜK BASINÇTA PTCA UYGULANDI. AKIM SAĞLANDI DAMAR ÇAPI 2,0 MM ALTINDA İZLENDİ. İŞLEM SONLANDIRILDI.
KARAR: MEDİKAL KONSEYDE DR
Merhaba, geçmiş olsun. Tıkalı damar stent ile açılmış. Diğer damarlarda ciddi bir şey yok.
Teşekkür ederim hocam
Hocam merhaba, yaşım 45 kolestrol ilacı kullanıyorum tansiyon yok insülün direnci için ilaç kullanıyorum. sonuçlarım aşağıdaki şimdiden teşekkürler.
Bulgular :
Sağ dominansi mevcuttur.
RCA ve LM koroner arterler patent olup kalibrasyonları normal olarak izlenmiştir. Lümende anlamlı stenoz lehine bulgu saptanmamıştır.
LAD koroner arter proksimalinde 1.ve 2.diagonal dallar arasında belirgin stenoz oluşturmayan milimetrik boyutta kalsifiye plaklar izlenmiştir. LAD koroner arter açık olup tüm segmentleri ve diagonal dallarında belirgin stenoz saptanmamıştır.
CX koroner arter ince kalibrasyonludur. Lümeni açıktır.
Aort çapı, pulmoner arter çapı, kalp boşlukları normaldir.
SONUÇ :
• CX koroner arter ince kalibrasyonlu olup lümeni açıktır. Belirgin fokal stenoz saptanmadı.
• LAD koroner arter proksimalinde belirgin stenoz oluşturmayan milimetrik boyutta kalsifiye plaklar.
Agatson skoru 35.8 olarak hesaplanmıştır.
Merhaba. Ciddi bir şey yok. Geçmiş olsun.
Teşekkürler hocam
Bulgular:
Sol ana koroner arter (LMCA) kısa seyirli olup lümende %50 den az darlık oluşturan kalsifik plaklar izlendi.
Sol anterior desenden arter (LAD) proksimalinde 15 mm uzunluğunda, egzantrik yerleşimli kalsifik plak mevcut olup plak lümende hafif darlık oluşturmaktadır. Bunun dışında LAD cidarı ve lümen kalibrasyonu doğaldır.
Sirkumfleks koroner arter (Cx) OM2 ile devamlılık göstermekte olup CX proksimalinde ve OM1 dalı sonrasında milimetrik kalsifik plaklar ve kontur düzensizlikleri mevcuttur. Ancak ileri darlık lehine bulgu saptanmadı.
Sağ ana koroner arter (RCA) proksimal segmentte milimetrik kalsifik plka mevcut olup lümende anlamlı darlık izlenmedi. Bunun dışında RCA cidarı ve lümen kalibrasyonu doğaldır.
Koroner arterlerde çıkış anomalisi saptanmadı.
Asendan aorta kalibrasyonu pulmoner konus düzeyinde 30 mm ölçülmüş olup normal fizyolojik sınırlardadır.
Sn. Hocam yorumlarsanız minnettar olacağım. Saygılarımla
Merhaba, ciddi bir şey yok. Geçmiş olsun.
İyi günler hocam
Bulgular
EF N HAFİF LVH + MY HAFİF TY HAFIF ASENDAN AROT 39MM
Önemli birşey varmı acaba hocam
Merhaba, önemli bir şey yok. Geçmiş olsun.
Hocam merhaba sizi rahatsız ediyorum ancak yorumunuz benim için çok değerli. Şimdiden ilginize çok teşekkür ederim.
41 yaşındayım ve erkeğim. Tansiyon ve şeker yok. Sigara kullanıyorum. Annem ve babamda kalp hastalığı öyküsü var.
Ldl kolestrol : 140
Hdl kolestrol : 36
Total kolestrol : 192
Trigileserid : 83
BT anjiyo raporum
Çekim kalitesi: orta. Görüntülerde hareket artefaktları mevcuttur.
Total kalsiyum skoru: 17 (Agatston)
Sol dominant dolaşım mevcuttur.
RCA : görece hipoplazik olup anlamlı darlık izlenmedi.
LMCA :Normal
LAD: orifisi, proksimal ve orta segmentlerinde, lümende hafif şiddette darlık oluşturan parsiyel kalsifik yapıda fokal krasentrik -egzantrik birkaç adet ardışık plak izlenmiş olup en dar yerinde orifisinin 18 mm ve 30 mm distalinde lümende yaklaşık %40-45 (hafif şiddette) darlık oluşmaktadır.
LCX: Normal
Ramus intermedius izlenmiş olup kontrast dolumu düzenlidir.
Aort, pulmoner trunkus ve kardiyak boşluklar : Normal
Perikardial efüzyon izlenmedi.
SONUÇ: CAD-RADS 2, P1, E
Merhaba. Çok ciddi bir şey yok. Kardiyoloji kontrolü altında kalmanızı öneririm. Geçmiş olsun.