Basında Cem Alhan
Takayasu hastalığı nedeniyle nabız ölçümü alınamayan hasta, tam 45 dakika dondurularak ameliyat edildi. Göğüs damarları suni ‘fil hortumu’ ile değiştirildi.
Kırmızı saçlı kız Banu Bozkurt, 9 yıl önce “takayasu arteriti” adıyla da bilinen nabızsızlık hastalığına yakalandığında henüz 20 yaşındaydı. İlk başta gribe yakalandığını düşündü. Çabuk yorulması ve sürekli uyuma ihtiyacı hissetmesi dışında hiçbir şikayeti yoktu. Onlarca doktor tarafından muayene edildikten sonra genç kızın nabzının hiç atmadığı fark edildi. Ankara İbni Sina Hastanesi’nde nabızsızlık hastalığına yakalandığı teşhisi konuldu. Bilinmeyen bir nedenle ana damarlarda iltihap oluşmasına neden olan, felce ve hatta ölüme bile yol açabilen hastalık nedeniyle, Bozkurt ilaç tedavisi görmeye başladı. Ana damarların tıkanmaması için dokuz yıl süreyle tedavi gördü. Buna karşın son yapılan kontrolleri Bozkurt’un damarlarının yüzde 80 oranında tıkandığını gösteriyordu. Son çare olarak bir operasyon yapılmasına karar verildi.
Tıp dilinde “Ruhun oturduğu yer” olarak tanımlanan göğsün üst bölgesinde bulunan damarları değiştirmek o kadar kolay değildi. Çünkü damarların kalpten çıktıktan sonraki kavisli bölümü tam 6 buçuk santim uzunluğundaydı. Bu kadar uzun bir damarı değiştirmek oldukça riskliydi. Kardiyolog Prof. Dr. Cem Alhan başkanlığındaki ekip, özel bir hastanede, operasyon için önce masa başında çalışmaya başladı. Hastaya “fil hortumu” olarak adlandırılan ameliyat yönteminin uygulanmasına karar verildi. Bu yöntemde kullanılan suni damarlar, fil hortumlarına benzer şekilde aşağıya kadar yerleştiriliyordu. Bu operasyon 45 dakikadan fazla sürmemeliydi. Normaldeyse vücut kan dolaşımının durmasına sadece 3 dakika dayanıyor, ardından beyin ölümü gerçekleşiyordu.
Ameliyatta yeterli zaman kazanabilmek için, vücudun 18 dereceye soğutulmasına ve ardından kan dolaşımının durdurulmasına karar verildi. Böylelikle süre 1 saate kadar uzatılmış oldu. Ardından Banu Bozkurt’a operasyonda kullanılacak tüm teknikler ve riskler anlatıldı. Önünde başka bir seçenek bulunmadığı için şartları kabul eden Bozkurt, ameliyata alındı.
İki ayrı yerde bulunan damarları değiştirildi. Boyun ve şah damarlarına ayrı ayrı bypass yapıldı. Dondurulan vücudu 45 dakika boyunca tam bir ölüm durumunda kaldı. Ve son derece karışık süren bu operasyon birkaç saat içinde tamamlandı. Bozkurt ameliyatın ardından tamamen iyileşerek bir gün sonra ayağa kalkabildi. Yapılan incelemeler artık sağlığına kavuştuğunu doğruluyordu. Bozkurt’un vücudundaki en önemli damarlar, suni olarak desteklenmişti. Genç kadın, artık fil hortumu ile hayatını sürdürüyor. Hâlâ nabzı kolundan alınamıyor, ama Banu Bozkurt, bu kadar ilginç operasyonlardan sonra hayata tutunduğuna kendisi bile inanmakta zorluk çektiğini söylüyor.
Tıbbi adını hastalığı keşfeden Japon göz doktorundan alan hastalık, her 2 bin kişiden 1’inde görülüyor. Çoğunlukla 15-30 yaş grubundaki kişilerde görülen hastalık, kadınlarda erkeklere nazaran 9 kat daha fazla teşhis ediliyor.
Son dönemde gerçekleştirdiğimiz heyecan verici bir olayı paylaşmak istiyorum. 65 yaşındaki değerli hastamızın kalbine Robotik Cerrahi ile aynı anda 5 farklı işlem uyguladık...
Protez kapaklar yerine kişinin kendi aort zarından yapılan kapak ile kalp cerrahisi tarihine damgasını vuran Jappon bilim insanı Prof. Dr. Shigeyuki Ozaki’nin, Türk doktor Prof. Dr. Cem Alhan’a eğitimci sertifikası verdiği törende ilginç bir buluşma yaşandI...
Hastalığı nadir, tedavi yöntemi ise bir ilk… Türk doktorlar dünyada ilk kez bir cam kemik hastasına kendi kalp zarından kalp kapağı oluşturdu.
"Dahi Robot". Dünyada ilk kez Türkiye'de gerçekleştirilen bu operasyonda "Robot" ile hastanın iki adet kalp kapakçığı değiştirildi.
Bu yıl İstanbul'da düzenlenen '22. Asya Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Kongresi'ne dünyanın çeşitli ülkelerinden bine yakın uzman katıldı. Kongrede kalpte yeni tedavi yöntemleri ele alındı...